KIŞA DOĞRU YAYLALARDAN GÖÇ HAZIRLIĞI

Samsun’un iç kesimlerinde, denizden yüksekliği 800 ila 1.200 metre arasında değişen Kavak ve Asarcık yaylaları, yılın büyük bölümünü hayvancılıkla geçiren köylüler için yaşam alanı olmanın ötesinde bir kültürdür. Yaz aylarında serin dağ havasında otlayan sürüler, kışın yaklaşmasıyla birlikte ovaya doğru göç eder.

Bu hareket, sadece bir mevsim değişimi değil, Kavak ve Asarcık kış göçü olarak adlandırılan köklü bir geleneğin parçasıdır. Göç, genellikle Kasım ayının ilk haftalarında başlar ve Aralık ortasında tamamlanır. Hayvancılıkla geçinen aileler, kar bastırmadan önce daha ılıman bölgelere inmeyi tercih eder.

Yayla evleri kapatılır, süt sağımı için kullanılan malzemeler toplanır, sürüler ise kervan düzeninde yola çıkar. Bu göç, yüzyıllardır aynı ritüellerle süren bir yaşam biçiminin parçasıdır.

KIŞ GÖÇÜNÜN ZORLUĞU VE GELENEĞİ

Kavak ve Asarcık’ta kış göçü, doğa şartlarına meydan okuyan bir dayanıklılık örneğidir. Bölge halkı, özellikle küçükbaş hayvancılıkla uğraşır. Koyun, keçi ve sığır sürüleri, soğukla mücadele edebilmek için daha düşük rakımlı alanlara indirilir.

Göç sırasında aileler, hem hayvanların hem de kendilerinin beslenme ve barınma ihtiyaçlarını planlamak zorundadır. Kavaklı üretici Mehmet Kara, “Kışın yaylada kalmak mümkün değil, kar metreyi geçiyor. Bizim göçümüz hem mecburi hem de bereketli bir yolculuk” diyor.

Hayvancılık faaliyetleri, sadece ekonomik değil kültürel bir mirastır. Göç, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı güçlendirir. Köylüler birbirine yardım eder, sürüler ortak hareket eder, yolda sıcak çay ve mısır ekmeğiyle paylaşılan bir dostluk oluşur.

Samsun’da Staj ve İş Fırsatları: Gençler İçin Yeni Kapılar
Samsun’da Staj ve İş Fırsatları: Gençler İçin Yeni Kapılar
İçeriği Görüntüle

KIŞ AYLARINDA HAYVANCILIK FAALİYETLERİ

Yaylalardan ovaya inen sürüler, kış boyunca kapalı veya yarı açık ağıllarda bakılır. Hayvanların beslenmesi için yazdan ot ve saman stokları hazırlanır. Ayrıca, bazı aileler mısır ve arpa üretimini de yem ihtiyacını karşılamak üzere sürdürür.

Kavak ve Asarcık hayvancılığı, küçük ölçekli aile işletmeleri şeklinde yürütülür. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre, bölgede 15 binden fazla küçükbaş ve 6 binden fazla büyükbaş hayvan bulunmaktadır.

Bu dönemde süt üretimi azalır, ancak peynir ve yoğurt üretimi devam eder. Özellikle Kavak tulum peyniri, kışın doğal soğuk hava koşullarında olgunlaşarak benzersiz bir lezzet kazanır. Asarcık’ta ise tereyağı ve yoğurt, geleneksel yöntemlerle üretilmeye devam eder.

Ürün Üretim Dönemi Saklama Şekli Öne Çıkan Özellik Pazar Değeri (₺/kg) Bölge
Tulum Peyniri Kasım–Mart Mağara/Ağıl Yoğun aromalı, tuzlu 350–400 Kavak
Yayık Tereyağı Tüm yıl Soğuk oda Doğal sütten, katkısız 450–500 Asarcık
Yoğurt Kış ayları Günlük üretim Kıvamlı, ekşi tat 60–70 Her iki ilçe
Koyun Sütü Aralık–Mart Soğutma tankı Peynir yapımında kullanılır 40–45 Kavak
Kuru Ot (Yem) Yaz stoku Depo Hayvan beslemede temel kaynak 7–10 Bölge geneli

Bu tablo, Kavak ve Asarcık kış hayvancılığının ekonomiye ve yerel yaşam kültürüne katkısını gösterir.

KÖYLERDE ÜRETİMİN KADIN EMEĞİYLE SÜRMESİ

Kavak ve Asarcık’ta kadınlar, hayvancılığın görünmeyen kahramanlarıdır. Kışın uzun günlerinde süt işleme, peynir yapımı, yoğurt mayalama ve yün eğirme gibi üretim faaliyetlerinde aktif rol oynarlar.

Bu üretim biçimi, kuşaktan kuşağa aktarılan bir bilgi mirasıdır. Asarcık’ın Armutlu köyünden Ayşe Hanım, “Bizim ellerimizle yoğurt mayalanır, bizim sabrımızla peynir olgunlaşır” diyerek kadın emeğinin bu döngüdeki önemini anlatır.

Ayrıca kadınlar, köy kooperatiflerinde bir araya gelerek ürünlerini şehir pazarlarına ulaştırır. Samsun Kadın Kooperatifleri Birliği’nin verilerine göre, bölgedeki kadın üreticilerin ürünleri, son iki yılda yerel pazarlarda yüzde 25 oranında daha fazla talep görmüştür.

KIŞIN DOĞAYLA MÜCADELE VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Kış aylarında yaylalarda kalan az sayıdaki üretici, doğayla birebir mücadele eder. Don, tipi ve ulaşım zorlukları, yaşamı oldukça güçleştirir. Buna rağmen bazı çiftçiler, “hayvanlar yalnız kalmasın” diye yaylada kalmayı tercih eder.

Sürdürülebilir hayvancılık uygulamaları da son yıllarda yaygınlaşmıştır. Tarım İl Müdürlüğü’nün yürüttüğü “Yaylada Yaşam” projesi kapsamında üreticilere enerji tasarruflu barınak modelleri ve yem yönetimi eğitimleri verilmiştir. Bu sayede hem maliyetler düşmekte hem de çevresel etki azaltılmaktadır.

SIKÇA SORULAN SORULAR

1. Kavak ve Asarcık’ta kış göçü neden yapılır?
Yaylalar kışın yoğun kar aldığı için hayvanların barınması ve beslenmesi zorlaşır. Bu nedenle üreticiler, daha ılıman köy ve ova bölgelerine göç eder.

2. Kış aylarında hayvancılıktan gelir elde edilebilir mi?
Evet. Süt ürünleri, tereyağı ve peynir üretimi kışın da devam eder. Ayrıca stoklu üretim sayesinde üreticiler yıl boyunca gelir sağlar.

3. Kadınlar bu süreçte hangi görevleri üstlenir?
Kadınlar süt ürünlerinin üretiminden satışına kadar her aşamada aktiftir. Ayrıca kooperatifler aracılığıyla kendi markalarını oluşturup gelir elde ederler.

SONUÇ: KARLARIN ARDINDAKİ EMEK – YAYLA HAYATININ GERÇEK YÜZÜ

Kavak ve Asarcık yaylalarında kış göçü, doğayla uyumlu bir yaşam biçiminin en özgün örneklerinden biridir. Her yıl yinelenen bu yolculuk, sadece mevsimsel bir zorunluluk değil; üretimin, dayanışmanın ve kültürel sürekliliğin bir göstergesidir.

Bu bölgelerde kış hayvancılığı, binlerce ailenin geçim kaynağı olmanın yanında, Karadeniz’in köklü geleneklerini yaşatır. Karlı yollar, sabırla taşınan süt güğümleri ve paylaşılan ekmek sofralarıyla Kavak ve Asarcık, üretimin ve dayanışmanın simgesi olmaya devam eder.

Kaynak: HABER MERKEZİ