Samsun mutfağı, Karadeniz’in bereketli topraklarından ve denizinden beslenirken; sofraları da köklü bir kültürel geleneğin taşıyıcısıdır. Samsun’da sofra adabı, yemek yeme biçiminden çok daha fazlasıdır. Her lokmanın ardında saygı, sevgi ve paylaşım duygusu bulunur.

Bu geleneksel anlayış, aile bağlarını güçlendirir, toplumsal dayanışmayı pekiştirir. Sofra, Samsun halkı için sadece bir yemek masası değil; birlikte olmanın, değerleri yaşatmanın bir sembolüdür.

Sofranın Toplumsal Rolü: Birlikteliğin Kalbi

Samsun’da sofra, evin merkezidir. Özellikle kırsal bölgelerde, yemekler yer sofrasında yenir ve aile bireyleri aynı siniye oturur. Büyükler başta oturur, küçükler sessizce hizmet eder. Bu düzen, saygı hiyerarşisinin ve aile birliğinin simgesidir.

Samsun Halk Kültürü Derneği’nin araştırmalarına göre, sofra düzeni aile içi eğitimin önemli bir parçasıdır. Çocuklar, sofrada konuşma sırasını, yemeğe başlamadan önce beklemeyi, lokmayı israf etmemeyi küçük yaşta öğrenir.

Sofranın etrafında sadece yemek yenmez; günün olayları konuşulur, sevinçler ve dertler paylaşılır. Bu nedenle “Sofra kurmak, muhabbet kurmaktır” sözü Samsun’da sıkça duyulur.

Sofra Adabının Kökeni ve Anlamı

Samsun’da sofra adabı, Osmanlı döneminden gelen geleneklerle şekillenmiştir. O dönemde sofra, hem aile içinde hem misafirliklerde belirli kurallara göre hazırlanırdı. Sofraya oturmadan önce eller yıkanır, dua edilmeden yemeğe başlanmazdı.

Bu alışkanlıklar günümüzde de devam etmektedir. Sofrada kimseye sırt dönülmez, yemek sırasında yüksek sesle konuşulmaz. Yemek sonunda ise “Elinize sağlık” ve “Afiyet olsun” sözleri mutlaka söylenir. Bu ifadeler sadece nezaket değil, emeğe duyulan saygının da göstergesidir.

Samsun’un kıyı köylerinde özellikle balık sofralarında paylaşım kültürü çok güçlüdür. Balıklar ortak tabaklarda servis edilir, herkes eşit şekilde payını alır. Bu, hem bereket inancının hem de toplumsal adalet duygusunun bir yansımasıdır.

Misafir Sofraları: Cömertliğin Simgesi

Samsun’da sofra adabının en belirgin olduğu yer, misafir sofralarıdır. Misafire ikram edilen yemek, ev sahibinin hem misafire verdiği değeri hem de toplumsal statüsünü gösterir. “Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer” sözü burada geçerli değildir; aksine misafir için en iyisi hazırlanır.

Kırsal bölgelerde misafire hemen sıcak çorba, ardından etli yemek veya mısır ekmeğiyle servis edilen yöresel lezzetler sunulur. Tatlı olarak genellikle kızartma helvası ya da nokul ikram edilir.

Sofra adabında misafire hizmet etme sırası evin genç kızlarına düşer. Bu durum, hem görgü eğitiminin bir parçası hem de saygı göstergesidir. Misafir sofraları, köy yaşamında dayanışmayı güçlendirir; “paylaştıkça bereket artar” inancı bu şekilde yaşatılır.

Sofrada Sessiz Dil: Jestler, Saygı ve Denge

Samsun’da sofrada konuşma biçimi kadar, davranış biçimi de önemlidir. Örneğin, büyük başlamadan yemeğe başlanmaz. Yemeğin ortasında ayağa kalkmak hoş karşılanmaz. Lokma büyüklüğü, çatal-bıçak kullanımı ve ekmek bölme biçimi bile belirli bir düzene tabidir.

Bazı köylerde hâlâ, yemek esnasında sessizliği korumak saygı göstergesi olarak görülür. Sohbet genellikle yemek bittikten sonra başlar. Bu kural, sofrada hem huzuru hem de dikkati korur.

Ayrıca sofrada israf etmek en büyük kabalıklardan biri sayılır. Tabağa alınan her lokmanın bitirilmesi gerekir. Bu alışkanlık, geçmişte kıtlık zamanlarının öğrettiği bir bilinçtir ve bugün hâlâ sürdürülmektedir.

Sofralarda Kullanılan Geleneksel Unsurlar

Samsun mutfak kültüründe sofralar sadece yemeklerle değil, kullanılan araçlarla da geleneği yansıtır. Köylerde bakır siniler, tahta kaşıklar ve el dokuması bez örtüler hâlâ kullanılmaktadır. Bu unsurlar, sofraya hem nostaljik bir sıcaklık hem de yerel kimlik kazandırır.

Şehir merkezlerinde modern sofralar yaygınlaşsa da, köylerde geleneksel biçim korunmaktadır. Aşağıdaki tablo, Samsun sofralarının karakteristik özelliklerini özetler:

Sofra Unsuru Anlamı ve Kullanımı
Yer Sofrası (Sini) Birlikte yemeğin simgesi, paylaşıma dayalıdır
Bakır Kaplar Bereketi ve dayanıklılığı temsil eder
Tahta Kaşık Doğallığın ve sade yaşamın göstergesi
Ekmek Parçalama Saygı ve bereket ritüelidir
Sofra Duası Şükür ve minnettarlık ifadesidir
Sofra Adabının Günümüzdeki Yeri

Modern yaşamın hızına rağmen Samsun’da sofra adabı tamamen kaybolmamıştır. Aileler, özellikle bayramlarda ve özel günlerde geleneksel sofraları yeniden kurar. Çocuklara “sofra görgüsü” öğretmek, hâlâ aile terbiyesinin önemli bir parçasıdır.

Bazı Samsun okullarında ve kültür merkezlerinde “Yemek Kültürü Atölyeleri” düzenlenerek bu gelenekler yeni nesillere aktarılmaktadır (Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verisi). Bu etkinlikler, hem toplumsal belleği korumak hem de saygı kültürünü yaşatmak açısından değerlidir.

Köylerde ise her öğün hâlâ toplu şekilde yenir. Büyük şehirlerde bireyselleşen yemek alışkanlıklarının aksine, köy sofralarında paylaşım ruhu sürer.

Sıkça Sorulan Sorular

Samsun’da sofra adabında en önemli kural nedir?
Büyüklere saygı göstermek ve sofrada sessiz, ölçülü davranmaktır.

Misafir sofralarında hangi yemekler öne çıkar?
Kızartma helvası, nokul, etli tirit ve mısır ekmeğiyle sunulan sebze yemekleri sık tercih edilir.

Samsun köylerinde yemek nasıl yenir?
Genellikle yer sofralarında, ortak kaplardan paylaşarak yenir. Bu, birlikteliğin sembolüdür.

Sonuç ve Öneri

Samsun Pirinci: Lezzetin Gizli Kahramanı
Samsun Pirinci: Lezzetin Gizli Kahramanı
İçeriği Görüntüle

Samsun’da sofra adabı, yalnızca yeme içme alışkanlığı değil; toplumsal bir değer sistemidir. Sofralar, insanların birbirine yakınlaştığı, saygının ve sevginin paylaşıldığı mekânlardır.

Bugün modern yaşamın temposu bu gelenekleri zorlasa da, Samsun halkı sofra kültürünü korumakta kararlıdır. Her sofrada bir dua, bir teşekkür, bir paylaşım vardır. Bu kültür yaşatıldığı sürece, toplumun bağı da güçlü kalacaktır.

Eğer bir gün Samsun’da bir köy evinde sofraya davet edilirseniz, yalnızca yemek değil, bir yaşam felsefesiyle tanışmış olursunuz.

DAHA FAZLA SAMSUN HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ

Kaynak: HABER MERKEZİ