Köylerde kış hazırlıkları, Anadolu’nun en köklü geleneklerinden biridir. Bu hazırlıklar, sadece yiyecek depolama yöntemi değil; aile içi dayanışmanın ve doğaya saygının bir göstergesidir. Yazın ve sonbaharın bereketi, bu süreçte kavanozlara, torbalara ve bidonlara doldurularak kış aylarına taşınır.
Tarhana, turşu, reçel ve pekmez; köy sofralarının vazgeçilmezidir. Her biri hem lezzetiyle hem de taşıdığı kültürel anlamla kuşaktan kuşağa aktarılır. Bu yazıda, köylerde kış hazırlıklarının anlamını, sürecini ve günümüzde nasıl yaşatıldığını ele alacağız.
Kışa Hazırlığın Kültürel ve Toplumsal Anlamı
Köylerde kış hazırlıkları, sadece ev ekonomisine katkı sağlamakla kalmaz; aynı zamanda toplumsal dayanışmayı da pekiştirir. Özellikle Karadeniz ve Orta Anadolu köylerinde, eylül ayı geldiğinde neredeyse her evde bir telaş başlar. Kadınlar imece usulüyle bir araya gelir, biri domates doğrar, biri reçel karıştırır, biri tarhana serer.
Samsun Halk Kültürü Araştırma Merkezi’nin kayıtlarına göre, bu imece geleneği köy yaşamında “birlikte üretme” anlayışının simgesidir. Kış hazırlıkları, paylaşmanın ve yardımlaşmanın en güçlü zamanlarından biri olarak kabul edilir.
Kışlık yiyecek hazırlığı, aynı zamanda doğaya duyulan saygının da bir yansımasıdır. Yazın verilen emeğin karşılığı, kışın sofrada bereket olarak geri döner.
Tarhana: Köy Sofralarının Kokusunu Taşıyan Lezzet
Köylerde kış hazırlıkları dendiğinde ilk akla gelen yiyecek tarhanadır. Yoğurt, un, domates, biber ve baharatlarla hazırlanan karışım, birkaç gün fermente edilip güneşte kurutulur. Daha sonra ufalanarak saklanır.
Samsun’un köylerinde tarhana, genellikle yoğurt ağırlıklı yapılır. Bu sayede hem doyurucu hem de besleyici bir çorba elde edilir. Tarhana çorbası, kışın soğuk günlerinde hem iç ısıtır hem de bağışıklığı güçlendirir.
Her köyün, hatta her evin tarhana tarifi farklıdır. Kimisi karışıma nane katar, kimisi biber salçasıyla renk verir. Ancak her tarifin ortak noktası, sabırla ve emekle yapılmasıdır.
Tarhana, sadece bir gıda değil, köy yaşamında kadın emeğinin ve sabrının sembolüdür.
Turşu: Mevsimin Tazeliğini Kışa Taşımak
Turşu, köy mutfaklarında kış sofralarının olmazsa olmazıdır. Samsun ve çevresinde lahana, fasulye, salatalık, pancar ve biber turşuları en çok yapılan türlerdir. Her sebze özenle seçilir, yıkanır ve kavanozlara yerleştirilir. Üzerine tuzlu su eklenir, bazen sarımsak ve dereotu ile tatlandırılır.
Karadeniz’de turşu sadece bir yan yemek değil, başlı başına bir lezzet kültürüdür. Özellikle fasulye turşusu kavurması, Samsun mutfağının en sevilen kış yemeklerinden biridir.
Turşu yapımında kullanılan su ve tuz oranı ustalık ister. Eskiler, “iyi turşu sabırla olur” der. Turşular serin bir yerde haftalarca olgunlaştırılır.
Her kavanoz turşu, mevsimlerin döngüsünü sofraya taşır; yazın canlılığını kışa saklar.
Reçel ve Pekmez: Yaz Meyvelerinin Tatlı Hatırası
Köylerde kış hazırlıkları arasında reçel ve pekmez yapımı, tatlı bir ritüel gibidir. Yazın toplanan meyveler, kışın sofralarda yeniden hayat bulur. Reçeller genellikle çilek, vişne, erik, kayısı veya karadutla yapılır. Her kavanoz reçel, sabah kahvaltılarında yazın kokusunu taşır.
Pekmez ise çoğunlukla üzüm, dut veya incirden elde edilir. Büyük kazanlarda meyve suları kaynatılır, saatler süren işlem sonunda koyulaşan şurup şişelere doldurulur. Samsun’un kırsal bölgelerinde “pekmez kaynatma” süreci, ailece yapılan geleneksel bir etkinliktir.
Reçel ve pekmez, hem tatlı ihtiyacını karşılar hem de enerji verir. Eskiden köylerde şeker az bulunduğu için bu doğal tatlandırıcılar çok değerliydi. Bugün bile birçok köyde endüstriyel şeker yerine pekmez kullanma geleneği sürmektedir.
Ürün Türü Ana Malzeme Hazırlama Şekli Saklama Süresi
Tarhana Yoğurt, un, sebze Fermente edilip kurutulur 1 yıl
Turşu Sebze, tuzlu su Kavanozda fermente edilir 6–12 ay
Reçel Meyve, şeker Kaynatılarak koyulaştırılır 1 yıl
Pekmez Üzüm, dut, incir Kaynatılarak yoğunlaştırılır 1–2 yıl
Günümüzde Köylerde Kış Hazırlıkları Nasıl Sürdürülüyor?
Teknolojinin ve hazır gıdaların yaygınlaşmasıyla birlikte kış hazırlıkları şehirlerde azalsa da, köylerde bu gelenek büyük ölçüde devam etmektedir. Özellikle Samsun, Tokat ve Amasya köylerinde aileler hâlâ her yıl kışlıklarını kendileri yapar.
Bazı köylerde bu süreç turistik bir deneyime de dönüşmüştür. Şehirden gelen ziyaretçiler, tarhana yapımına veya pekmez kaynatma etkinliklerine katılarak köy yaşamını tanır. Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne göre bu tür etkinlikler, kırsal turizme de katkı sağlamaktadır.
Bu geleneklerin sürmesi, sadece mutfak kültürünü değil, doğayla uyumlu yaşam anlayışını da gelecek nesillere aktarmaktadır.
Sıkça Sorulan Sorular
Köylerde kış hazırlıkları ne zaman başlar?
Genellikle ağustos sonu veya eylül başında başlar, ekim ayına kadar sürer.
Samsun yöresinde en çok hangi turşular yapılır?
Lahana, fasulye, biber ve salatalık turşuları en yaygın olanlardır.
Tarhana ne kadar süre dayanır?
Kuru ve serin bir ortamda saklanırsa, bir yıl boyunca tazeliğini korur.
Sonuç ve Öneri
Köylerde kış hazırlıkları, Anadolu’nun özünü yansıtan bir yaşam pratiğidir. Tarhana, turşu, reçel ve pekmez; hem sofraların hem kültürün temel taşlarıdır. Bu hazırlıklar, doğaya uyumun, emeğe saygının ve paylaşmanın en sade hâlidir.
Günümüzde şehir hayatı bu gelenekleri azaltsa da, köylerde hâlâ aynı özenle sürdürülmektedir. Her kavanoz, her torba, geçmişin bilgeliğini ve bereketini bugüne taşır.
Eğer bir köyde sonbahara denk gelirseniz, kavanozların dolduğu, kazanların kaynadığı o telaşlı ama huzurlu zamanı mutlaka yaşayın. Çünkü köylerde kış hazırlıkları, sadece gıda değil; hayatın kendisidir.





