https://www.youtube.com/embed/xyMNr-8BW2U

Öyle güzel bir programdı ki,
keyifle izledim;
çok şey öğrendim...
Habertürk TV'deki programın konuğu,
Bahçeşehir Üniversitesi
(BAU), Denizcilik ve Global Strateji Merkezi Başkanı Emekli Tümamiral
Doç.Dr. Cihat Yaycı idi...
Hani, bize "Mavi Vatan"
gerçeğini hatırlatan,
amiyane tabirle
"ezber bozan" adam...
Türkiye'nin
elini güçlendirirken;
Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin
Doğu Akdeniz'deki hesaplarını
altüst ederek
İsrail, Mısır ve Lübnan'ın da
nasıl aldatıldığını
ortaya koyan
bir "bilge insan" ...
Samimi biçimde
açıkladığı
görüşleri,
belgelerle
sağlamlaştırdı...
Herkesin anlayabileceği bir biçimde,
adeta tane tane anlattı...
Soru yönelten gazetecilerin
işi günlük siyasete dökmeye kalkışmasını
da "kurmay aklı" ile  savuşturdu...
"Bu mesele, siyaset üstü" dedi...
Ve, "Bu işlerin bu noktaya gelmesindeki ihmalkarlığın nedeninin siyasetçiler değil,
bürokratlar olduğunu" 
vurguladı...
Haritalar yapmak
siyasetçinin işi miydi?..
Adaların
silahlandırılması
konusunda
Türkiye'nin yapabileceklerini
anlatırken;
yıllarca masadan kaçan
Yunanistan'ın
amacını açıkça ifade etti...
O gemiyi sordular....
Hani, Alman askerlerinin 
uluslararası hukuku
çiğneyerek aradığı
gemi...
İşte Yaycı'nın o soruya cevabı:
"Akılları sıra silah bulacaklar ve Türkiye'yi
(Haydut Devlet) ilan edeceklerdi”
...
Amaç,
Türkiye'yi cendere içine almaktı...
Bu tezgahın arka
planındaki taşeron
unsurlar,
ülke içinde ve dışındaki
hainlerdi...
Her zaman yaptıkları gibi....
Ders veriyordu Yaycı...
Ben de öğrencisi 
gibi onu heyecanla dinliyordum...
Libya ile imzalanan "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılması Mutabakatı"nın
altyapısını hazırlayarak,
Yunanistan ve
Fransa başta olmak üzere,
Türkiye'ye düşmanlık besleyen
bazı ülkelerin
sinsi hesabını bozan
Emekli Tümamiral Cihat Yaycı,
anlattıklarıyla
bizi adeta uykudan uyandırıyordu...
Üç  tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin
evlatları olarak bunları bilmiyorduk...
Yıllarca, adalar dedik, FIR hattını tartıştık,
6 mili konuştuk!..
Kim biliyordu bunları ya da bilip de dillendirmişti!..
"Mavi Vatan" ile silkelendik!..
Bu ülkenin
Yaycı gibi
birikimli,
vatansever ve inançlı insanlara
ihtiyacı var...
Bu anlamda; bütün yatırımlarını hayatını adadığı eğitime yaparak,
üç kıtada, 10 ülkede, 9 üniversite ve 3 dil okulu kuran
Enver Yücel;
Türkiye’de 
denizcilik alanındaki bilgi boşluğunu dolduracak,
hukuk, siyaset ve uluslararası ilişkiler gibi kritik öneme sahip alanlarda, analiz ve değerlendirmeler yapacak
ve bu doğrultuda da
siyasi belgeler oluşturmayı amaçlayan bir strateji merkezi
kurdu....
BAU bünyesindeki
 "Denizcilik ve Global Strateji Geliştirme Merkezi"nin
başına da
"başkan" sıfatıyla
Doç. Dr. Cihat Yaycı'yı seçti...
Enver Yücel, işi ehline
veren bu hamlesiyle
BAU'nun
eğitim sektöründe
boşuna "dünya markası"
olmadığını da gösterdi....
İştir kişinin
aynası, lafa bakılmaz!..
Yücel ve Yaycı'yı
bu ortak paydada buluşturan
yaklaşım;
aynı zamanda;
ehliyet, liyakat ve sadakatin
hala "geçer akçe" olduğunun
teyidi bakımından
önemli bir mesajdır...
Çok güzel hareketler bunlar!...
İyi ki varsınız!..