Samsun’un Çarşamba İlçesi Eğercili Mahallesi’nde halkın tepkilerine rağmen kurulan biyokütle enerji santraline karşı iki yıl önce yürüş düzenlemek isteyen 51 yaşındaki Raziye Köklükaya, hakkında açılan kamu davası nedeniyle dün Çarşamba Adliyesi’nde yargılandı. HAKİM KARŞISINA ÇIKTI İki yıl önce gerçekleştirilen protesto eylemleri sırasında, izinsiz yürüyüş yapmaya kalkışmaktan hakkında kamu davası açılan Raziye Köklükaya, dün Çarşamba Adliyesi 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Hakim, Köklükaya’nın beraatine karar verdi. RAZİYE BACI’DAN ÇAĞRI Köklükaya, adliye çıkışında Samsun Canlı Haber TV mikrofonlarına yaptığı açıklamada, “2 yıl önce yaptığımız protestoda, bana açılan kamu davası nedeniyle adliyeye geldik. Hakim beraatımızı talep etti. Biz şu anda santralden dolayı gerçekten rahatsızız. Santral gece çalışıyor. Oradaki gürültü ve duman bizleri olumsuz etkiliyor. Sebzelerimizden şüpheleniyoruz. Komşularımız biberlerin sarardığını söylüyor. Balkonun camını açtığım anda boğazım ve burnum yanmaya başlıyor. Bu santralin bizlere ne kadar zarar verdiğini herkesin bilmesi lazım. Ben tüm Samsunlulardan santrale karşı çıkmasını istiyorum. Devletimize buradan sesleniyorum, lütfen sesimizi duyun. Çarşamba Ovası’nda santral istemiyoruz. Biz kimseyi kışkırtmıyoruz. Sadece insanlarımızı duyarlı olmaya çağırıyoruz. Zararın neresinden dönersek kardır. Sabah kalktığımızda hayvanlarımızın yanınave bağımıza bahçemize güler yüzle gitmek istiyoruz” dedi. SANTRALİN YERİ OVA DEĞİL Bu arada, Köklükaya’nın yanında olmak için davaya katılan EMO Yönetim Kurulu Üyesi ve SAMÇEP Sözcüsü Mehmet Özdağ ise, “Kendi çocuklarının geleceği için mücadele eden, yaşam alanları için mücadele eden ve bunu vatandaş olarak demokratik ve anayasal haklarını kullanarak yapan Raziye ablamızın hakkında açılan kamu davası için geldik. Çarşamba Biyokütle Santrali, olmaması gereken bir yere yapıldı. Çarşamba Ovası’nın tarımsal niteliğine, buradaki insanların her türlü yaşam hakkına en kötü müdahalelerden bir tanesi. Bu santral yapılmadan önce küçümseniyordu. Fakat şu anda günde 630 ton yakıt yakıp bin 500 ton yeraltı suyu kullanan bir termik santral var. Santralin tam kapasite ile sürekli gece gündüz üretim yaptığını görüyoruz. Bu kabul edilebilecek birşey değil. Türkiye’nin, kentsel atıkları, lastikleri, çöpleri yakarak üreteceği bir elektriğe ihtiyacı yok. Bu üretilen elektriğin kilovat/saatine tam 14.6 sent ödüyor devletimiz.Sonuna kadar bu mücadeleyi takip edeceğimizi , yöre halkının yanında olduğumuzu sizler aracılığıyla duyurmak istiyorum” diye konuştu. YILMAK YOK ÇARÇED Üyesi Gökhan Törener ise “Biz sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Halkımız biraz olsun birşeyleri öğrendi ve gördü. Mücadelemizden vazgeçmemizi düşünenler, bizi soruşturmaların vedavaların yıldırabileceğini düşünenler yanılacaklar. Biz bu santralin buradan kaldırılmasını istiyoruz. Bunun zararının farkındayız. Topluma da bunu anlatmaya devam edeceğiz” diyerek tepkisini gösterdi. Mustafa İNAN