Özel ya da devlet okulları hiç fark etmiyor... Hepsinin önünde özel araç kuyrukları var... Anlaşılıyor ki, "Endişe" içindeki çok sayıda veli, çocuğunu öğrenci servisine veremedi... Sıkıntı, sadece serviste değil elbette... Okullarda durum nedir, pek bilinmiyor... Duyumlarıma göre, bazı okullarda koronavirüs vakası görülen öğrenciler nedeniyle önlemler alınmış!.. Zor bir süreçten geçildiğini söylememe gerek var mı?.. Okullarda görevli sayısının yetersizliği, sınıflardaki öğrenci yoğunluğu, havalandırma ve kantinler, başlıca birer sorun!.. Öğretmenlerin PCR testi yaptırması önemli ama evlerinden okula virüs taşıyan çocuklar ne olacak?.. Devletin imkanları ortada... Özel sektör, eğitimde zor ayakta duruyor zaten... Ne yapacaksak, evlatlarımız için bizler yapacağız!.. Maske, mesafe ve temizlik kurallarına daha çok uyup, aşıları tamamlarsak; bu risk, asgariye inmiş olur!.. Ancak, bakıyorum ki, ölü sayısındaki artışlara rağmen insanlar eskisinden daha dikkatsiz davranıyor... Çarşıya, pazara çıkın da görün!.. Ne maske ne de mesafe var!.. İşin garibi, hala daha aşı olmamak için direnenler tezviratlara başvuruyor... Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır?.. Yoğun bakımda yatan hastalarla ilgili verileri gördük işte!.. Sıkıntı içinde yatan hastaların yüzde 90'ı ya aşı olmamış ya da aşısını tamamlamamış olanlar!.. Ölenler de onlar!.. Bir veli olarak endişe duymak hakkımız değil mi?.. Velilerin bu endişesinin ortadan kalkması için maske ve mesafe kurallarına uyulmasının yanı sıra; aşıların yapılması ya da tamamlanmasına yönelik denetimlerin sıklaştırılması gerekir!.. Yoksa, halimiz haraptır!..