https://youtu.be/J54O0wBpuYM
Dün; fırsatçı, stokçu ve
spekülatörlerin
dövizdeki artışla birlikte
akıllara durgunluk veren
oyunlarını dile getirerek,
“Nerede bu devlet, nerede bu millet?”
başlığıyla
ünlü televizyoncu
Reha Muhtar’ın
dillere pelesenk olan
haykırışını hatırlatmıştım…
Döviz ve
gıda fiyatlarındaki
artış ile
otomobil satışlarında
yaşanan
oyunlara karşı,
gerekli yaptırımları
uygulayacaklarını söyleyenlerin,
sadece konuşmakla kaldıkları,
vatandaşın gözünden kaçmıyor…
Dün, eski bir vergi uzmanı olan
arkadaşım telefonla aradı…
Yazımı okuduğunu belirtti
ve ikinci eldeki oyuna
dikkat çekti…
“Bu araçların hepsinin trafik tescilde ve motorlu araç vergileri sisteminde kayıtları var. Devlet, o araçların kime ait olduğunu biliyor” dedi…
Yani, Türkiye’nin pek çok ilinde uygulanan
“araç saklama” yönteminin işe yaramayacağını
anlattı…
Açıkça, “Devlet isterse
işi çözer “
demeye getirdi…
Ben de bazı bayilerin,
ikinci el firmalarında,
vatandaş tepkisi çekmemek için
araçlarını saklayabileceklerini
söyledim…
Amaç, 3-5 aracı olan
galericiler değil,
büyük ölçüde
bu yönteme başvurup,
haksız kazanç sağlayanların
önüne geçebilmek!..
Yasalar çerçevesinde ticaret
yapan insanlara
yardımcı olmak,
bizlerin de devletin de
görevidir!..
Ancak; şeker, pirinç, un ve yağdaki vurguna
karşı cezai işlemler uygulayan
devlet, otomobildeki stokçuluğu
görmezden gelebilir mi?..
Yüksek enflasyonla
içimizdeki çok kazanma hırsı
ortaya çıktı aslında…
Herkes adeta yangından mal kaçırır halde…
Bunun nedeni sadece
stokçular, fırsatçı ve spekülatörler mi?..
Bu işin vebalini, bu fırsatı verenler taşıyor…
Acil önlem almak
varken,
“Yapacağız edeceğiz” diye
açıklamalarda bulunup,
gidişatı seyredenler
masum mudur?..
Ortalık toz duman!..
Mesele, bu ortamı
belirsizlikten kurtarmaktır!..
Yani, çalınacak şeyleri ortada bırakırsak;
çalacak birilerinin mutlaka çıkacağını
bilmektir!..
Serbest piyasa ekonomisini,
“başıboş ekonomi”
haline getirmek,
çalıp çırpanların işine gelir!..
Bilmem anlatabildim mi?..