Kurupelit Yat Limanı’nın
doldurulması,
tepkiler yüzünden
şimdilik olmadı…
“Zarar ediyor” denilen
Golf Kulübü’ne
de bu haliyle alıcı çıkmadı…
Sırada,
Atakum sahilinin
en güzel...
Kurupelit Yat Limanı’nın
doldurulması,
tepkiler yüzünden
şimdilik olmadı…
“Zarar ediyor” denilen
Golf Kulübü’ne
de bu haliyle alıcı çıkmadı…
Sırada,
Atakum sahilinin
en güzel yeşil alanlarından
biri olan
eski Yalı Kafe var!..
Hani, “Millet Kıraathanesi yapılacak”
diye Atakum Belediyesi’nin
itiraz direnci
düşürülen yer!..
Mustafa Demir de işte bu nedenle
öyle
dememiş miydi?..
“Bu proje,bütün Samsun’un olacak” diye…
Milletin olan bir projeyi
istememek olur muydu?..
Peki ne oldu sonunda da
bu yeşil alanın beton kütleye dönüştürülmesi için
imar planı değişikliği
yapılması gündeme getirildi?..
Nerede “Millet kıraathanesi”?..
Dünkü komisyon toplantısında,
CHP Grup Başkanvekili Atila Tekcan da bunu sordu…
Bölgeye yapılacak inşaatın Atakum’a
“ihanet” olacağını
belirterek, bu betonlaşmayı engellemek
için yasal haklarını
sonuna kadar kullanacaklarını
söyledi…
Dedim ya durup dururken
nereden çıktı şimdi bu?..
“Beton” varsa bir yerde,
orada “para” vardır!..
Ne yapılacağını bilmiyorum ama
5 bin 600 küsur metrekareyi
beton kütleye
dönüştürmek,
burada
ticari alan
üretmek, demektir!..
Ticaret olsun, elbette!..
Ama yeşili katletmek yok!..
Bu yeşillikler korunmadığı
taktirde,
“Atakum”un Atakum olmaktan
çıkacağını
ve bu güzide
güzelliklerin
bir daha da zor
toparlanacağını
görmek gerekir…
Bilmezler mi, biliyorlar ama
dinleyen kim?..
Mesela, denetleme kurulu raporlarına da
yansıyan
tasarruf tedbirleri
neden dikkate alınmıyor?..
“Paramız yok” diye
her fırsatta
yakınan bir insan,
milyonlarca liralık
yabancı markalı lüks araçların alınmasına
izin verir miydi?..
Anlaşılır gibi değil!..
Akıl, mantık almıyor!..
Bu çelişkileri
ortaya koyamazsak,
gelecek nesillere emaneti
sağlam teslim
etmek mümkün olmayacaktır…
Yaşananlar ortada işte!..
Marmara Denizi başta olmak üzere
ülkenin pek çok yerindeki
çevre olaylarına
karşı duyarlılıklar
kaybedildiğinde;
nasıl bir felaket yaşanacağını
Kızılderili Şef Seattle,
yıllar önce
hatırlatmıştı: “Son ağaç kesildiğinde, son nehir kuruduğunda, son balık avlandığında, işte o zaman beyaz adam paranın yenmeyeceğini anlayacaktır”…
Anlayana sivrisinek saz!..