<iframe title="YouTube video player" src="https://www.youtube.com/embed/uIGaaKaelzA" width="560" height="315" frameborder="0" allowfullscreen="allowfullscreen"></iframe> Samsun’un bereketli Bafra Ovası’nda <strong>“1. sınıf tarım arazisi”</strong> olarak tescil edilen Türbe Mahallesi’ndeki alana, Büyükşehir Belediyesi tarafından sebze ve meyve hali yapmak için kamulaştırma işlemi gerçekleştirenler ile Çarşamba’nın Eğercili Mahallesi’nde yer altı sularının çekilmesine yol açan santrali isteyenlerin zihniyeti aynıdır… Bunlar, istedikleri her şeyi yapmaya muktedirdir… Cumhurbaşkanı Erdoğan istediği kadar <strong>“tarım, tarım”</strong> diye haykırsın; bu zihniyete bu laflar işlemez!.. Pandemi sürecinde bütün dünyada tarımın önemi bir kere daha ortaya çıkmışken, Samsun’da tarım arazilerini geliştirmek yerine bitirmeye yönelik çalışmalara destek vermek, aslında geleceği okuyamamaktır!.. <strong>“Geliştirmek”</strong> dedim de… DSİ, Türbe Mahallesi’nde kamulaştırılmak istenen 186 dönüm alana yıllar önce sulama kanalları yaptırmıştı… Vatandaş sulu tarıma geçsin, verimi ve geçimi artsın, diye… Kamulaştırma yapılırsa, sulama kanalları da kaybolacak… Yazık değil mi?.. Bafra’ya yeni bir sebze ve meyve hali gerekir elbette… Ancak yeri burası mıdır?.. <strong>“Ben yaparım olur”</strong> diyenlere, yargıyı hatırlatırım!.. Hani bir söz var ya… <strong>“Adalet topaldır; ağır yürür ama gideceği yere er geç varır”</strong>…